Azerbaycan Görülmesi Gereken Yerler

Azerbaycan Görülmesi Gereken Yerler, her ülkenin mutlaka görülmesi gereken yerleri vardır. Ne kadar izbe bir yerde bulunsa da, ne kadar kötü bir coğrafya ile bezenmiş olsa da , gezilip görülebilecek bir yer çıkar. Azerbaycan dediğimiz ülke ise ilk insanların zamanından kalma güzellikleri, 13 dünya iklimin 9’unu bünyesinde barındırma özelliği, bir yanında Kafkas Dağları’nın heybetli yükselişi, diğer yanda Hazar Denizi’nin gözleir kör eden güzelliği ile dünyada kendine turistik açıdan yer edinebilecek kalitededir.

Azerbaycan Görülmesi Gereken Yerler

Bazı noktalarına vurgu yapma gerekirse, Unesco’nun dünya mirasları listesine girmeyi başaran Kobustan’dan bahsetmemiz gerekiyor. Bakü’ye sade 65 kilometre uzaklıktaki bu yer görenleri hem büyüüyor hem de tarih öncesi çağlardan da bilgiler veriyor. Milattan önce 1200’lü yıllara dayandığı belirtilen kaya üzerine oyulmuş resimleri bulabilmek mümkündür Kobustan’da. Hayvan resimlerinden törenlere kadar birçok şeyin resmi bulunmaktadır. Ayrıca tekne resimlerinde Viking’lerin izlerine rastlanmış olması da İskandinavların bu bölgeden göç edebilmiş olduğunu da göstermektedir. Bölgenin en çok turist çeken yerlerindendir.

Azerbaycanda Gezilmesi Gereken Yerler

Azerbaycan Şirvan Milli Parkı

Azerbaycan’da görülmesi gereken yerlerden biri de Şirvan Milli Parkı’dır. 1969’da Sovyetler zamanında doğal yaşamı koruma amaçlı olarak açılan park, 2003’te ise Milli Park olmuş. Ceylanların bolca olduğu parkta bataklık, gölet, kum tepeleri ve 30 farklı hayvan çeşidi bulunmaktadır. Şirvan Milli Parkı’nda görebileceğiniz bazı bitki türlerini daha önce hiç görmemiş olacağınızdan emin olabilirsiniz. Burası gerçekten de Bakü’ye gelip de görülmesi gereken yerlerin belki de başında geliyor.

Alev Kuleleri, Bakü

Alev Kulesi 2013 yılında “En İyi Otelcilik ve Turizm Kompleksi” ödülü almıştır.

Bina Bakü’de bulunmaktadır ve dışı LED ekranlarla kaplı 3 kuleden oluşmaktadır.

İngilizce’de “Alev Kuleleri” olarak bilinen Alev Kuleleri, o zamanlar Extreme Engineering adlı bir belgeselin konusuydu ve Build it Bigger gösterisinin bir bölümüne konuk oldu.

Azerbaycan’ın en yüksek binası olan ve apartmanlardan ofislere ve otellere kadar birçok şeyi içinde barındıran Alev Kulesi’nden şüphe duymamak mümkün değil!

Kız Kalesi, Bakü

Kız Kalesi, şehrin iç kısmında yer alır ve Şirvanşah Sarayı ile birlikte UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alır ve Azerbaycan’ın en ünlü sembolüdür!

Kalenin içi, şehrin en gizemli ve görkemli mimari anıtı olarak kabul edilir ve 8 kata bölünmüştür. Her kat moloz taştan inşa edilmiş ve kubbe şeklinde bir tavanla örtülmüştür.

Taş tavanın ortasında yuvarlak bir delik bulunmakta olup, sekizinci kattaki tavanın ortasındaki delikten birinci kattaki taban görülebilmektedir.

Kale ve çevresindeki meydanlarda her yıl düzenli olarak Nevruz yapılıyorsa, gideceğiniz tarihe dikkat edin.

Şirvanşahlar Sarayı, Bakü

Önünüzde Yakın Doğu’nun en görkemli sarayı var! UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne nasıl girdiğini görmek zor değil.

52 odalı bu sarayın surları içinde, kralın ailesine bir türbe ve bir saray hamamı ayrılmıştır. Mimari özellikleriyle dikkat çeken sarayın bir diğer dikkat çeken kısmı ise 34 basamakla inen yeraltı su deposu. Geçmişte sarayın su ihtiyacını tek başına karşılıyordu.

İki katlı Shevansha Sarayı’nın üst katı kral ve ailesinin ikametgahı, alt katı ise devlet misafirlerinin ağırlandığı yerdir.

Bibi-Heybet Camii, Bakü

Bibi-Heybet Camii, Azerbaycan’ın Bakü kentinde tarihi bir camidir ve İslam mimarisinin en önemli tezahürlerinden biridir.

Ukeyma Hanum’un türbesinin de içinde bulunduğu cami, günümüzde bölgedeki Müslümanların manevi merkezi konumunda.

1840’lı yıllarda camiyi ziyaret eden ünlü Fransız yazar Alexandre Dumas, “Dünya” adlı kitabında şöyle yazmıştır: “Cami, kısır kadınların ibadethanesidir. Buraya yürüyerek gelirler, dua ederler ve içlerinde hamile kalma yeteneği kazanırlar. bir yıl.”

Azerbaycan Halı Müzesi / Letif Kerimov Halı Müzesi, Bakü

“Azerbaycan neyle ünlü?” Şimdi bu soruya cevap verelim. Tabii ki cevap halı dokumak ve dokumak!

Bakü’nün merkezinde bulunan Azerbaycan Halı Müzesi, halı sanatını anıyor ve Bakü’nün en önemli müzelerinden biri.

Denize yakın Mikail Hüsenyov Caddesi üzerinde bulunan ve sergilenen 6.000’den fazla halının bulunduğu bu müzeye yürüyerek bile gidebilirsiniz.

Ülkenin ünlü ressam ve halı ustası Letif Kerimov’un inşasından dolayı müzeye ünlü sanatçının adı verilmiştir.

Ayrıca Letif Kerimov Halı Müzesi, dünyanın ilk ve en büyük halı müzesi olmaktan gurur duymaktadır!

Halıcılık sanatı kadar mimarlık sanatına da değer verilen müze binasının kıvırcık halı şeklindeki çatısına baktığınızda ortaya çıkıyor.

Dumas’ın ziyaretinden sonra cami için kullandığı “Fatima Camii” tabiri, yöre halkı tarafından da benimsenmiş ve o zamandan beri aktarılmıştır.

Caminin adı, Dumas’ın yazılarından sonra Abbasguru Bakikhanov, Ilya Berezin, Johannes Albrecht Bernha De Dorn, Nicholas Khanikov ve Yevgeny Pakhomov gibi yerel ve Avrupalı ​​kaşif ve seyyahların eserlerinde de geçmektedir.

Çocukların eğitimi için yaptırılan Keykubad Mescidi ve Şah Mescidi bölümlerinin de yer aldığı sarayda, “kapı” olarak bilinen Murad Dervaza bölümü Osmanlı dönemine ait.

Bakü Bulvarı, Bakü

Rüzgarlı şehir Bakü’nün Hazar kıyısına paralel uzanan Bakü Bulvarı, Riviera Milli Parkı adı altında korunmaya başlandı.

Bakü Kristal Salon, Bakü Dönme Dolap, Azerbaycan Halı Müzesi’nin yeni binası, Park Bulvar Alışveriş Merkezi, Bakü İş Merkezi ve 2012 Eurovision Şarkı Yarışması’nın organizatörü 5D Sinema’nın yanı sıra bulvar, batıya ve doğuya doğru uzatılmış, o zamandan beri birçok onarım yapılmıştır. Kulüpler, müzikli çeşmeler ve çeşitli anıtlar ve heykeller.

Yanar Dağ, Bakü

Sonsuza kadar yanan ve hiç sönmeyen bir ateş olan Yanar Dağ, doğal gaz rezervleri nedeniyle kardeş ülkesinde görülmeye değer bir başka ziyarettir.

Doğal gaz ateşinin alevleri, ince, gözenekli bir kumtaşı tabakasından 3 metre havaya fırlar.

Çamur volkanlarının aksine, Yanar Dağı’nın alevleri, yüzeyden sızmaya devam eden gazlar içerdiğinden sürekli yanar.

Bir hesaba göre, 1950’lerde bir çoban yanlışlıkla ateşi yaktı.

Ateşgah – Ateş Tapınağı, Bakü

“Ateş Tapınağı” anlamına gelen Ateşgah, Abşeron Yarımadası’nda yer almaktadır.

Azerbaycan adının bu yangınlardan geldiğine inanılır, dolayısıyla Azerbaycan “odalar ülkesi” anlamına gelir.

Nevruz’da da yanmaya devam eden yangın turistlerle dolup taştı.

Çamur Volkanları, Bakü ve Abşeron Yarımadası

Çamur volkanı heyecan verici görüntüsü ile turistlerin uğrak noktalarından biridir.

Dünyadaki çamur volkanlarının üçte birine ev sahipliği yapan Azerbaycan, bu bölgelere dağılmış izlenimi veriyor, ancak araştırmacılar ve turistler için ilgi çekici.

Size müjde, çamuru vücudunuza doğal bir vücut yıkaması olarak uygulayabilirsiniz. Doğal kil maskesi, cilt bakımı, cilt bakımı, başka neler var?

Devlet Bayrağı Meydanı, Bakü

Burası Azerbaycan’ın en çok ziyaret edilen yerlerinden biri olarak Guinness Rekorlar Kitabı’nda yer alan bir meydan!

O dönemde dünyanın “en uzun bayrağı” olarak seçilen bayrak, Bakü şehrinin ana meydanında bulunuyordu.

Tacikistan-Duşanbe’de 165m ile 162m bayrak rekoru kırmasına rağmen gönlümüzün kazananı belli!

1 Eylül 2010’da “Bayrak Meydanı”nın açılışının ardından Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in girişimiyle “Bayrak Müzesi” açıldı ve 9 Kasım olarak “Bayrak Günü” ilan edildi.

Üzerinde Azerbaycan milli amblemi, milli marşı ve haritası bulunan meydan 60 hektarlık bir alanı kaplamaktadır.

Azerbaycan Ulusal Güzel Sanatlar Merkezi, Bakü

Çeşitli alanlarda kendini geliştirmeye çalışan Azerbaycan’da sanat sonsuza kadar yok mu olacak?

Şehir merkezinde Niaz Caddesi üzerinde bulunan Azerbaycan Ulusal Galerisi, Azerbaycan’ın en büyük sanat müzesidir!

Müze, Azerbaycan tiyatro sanatçısı Rustan Mustafayev’in adını taşıyan “Debr Sarayı” ve “Mariinsky Kız Lisesi” adlı iki neoklasik binadan oluşmaktadır.

Müze, Azerbaycan dışında Batı Avrupa, Rus ve Doğu sanatının farklı dönemlerini kapsayan, çizimlerden tablolara, baskılardan heykellere kadar 15.000’den fazla eserden oluşan bir koleksiyona sahiptir.

15.000 parça desek önemli değil, kalıcı koleksiyonda 3.000 parça var ve kalan 12.000 parça modern bir şekilde saklanıyor, yavaş yavaş kaldırılıyor ve geçici olarak sergileniyor.

İlk binada İtalyan, Fransız, Hollandalı/Flaman, Alman ve Polonyalı eserler dahil olmak üzere Batı Avrupa’ya adanmış 7 oda, 10 oda Rus sanatına, ikinci bina ise Türkiye, Çin, Japon Doğu Sanatı ve İran’ı temsil etmeye adanmıştır. Sanat.

Targovi Caddesi, Bakü

İstiklal ile neredeyse aynı olan bu güzel Targovi caddesi trafiğe kapalı ve birbirinden güzel binalarla dolu.

Sokakta yemek, içmek ve alışveriş yapmak için pek çok yer var, Azeriler “Targovu” adını kullanıyor ve dekorasyonu hoş bir atmosfer yaratıyor.

Gezinirken modern sanat hissi veren tur havuzu süsleri ve heykellere rastlayabilirsiniz, hazırlıklı olun.

Minyatür Kitap Müzesi, Bakü

Dünyanın ilk ve tek minyatür müzesi Bakü’deki Minyatür Kitap Müzesi! Ve en büyük minyatür kitap koleksiyonu olduğu için Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi.

7,5 cm’den küçük kitaplar minyatür olarak kabul edilen müzede, 5 bin 600 kitap ziyaretçilerini bekliyor!

Minyatür kitapların yanı sıra sadece büyüteçle okunabilen minyatür kitaplar da vardır.

Atatürk’ün konuşmasının yer aldığı müzede 17. yüzyıldan kalma bir Kuran bile var!

Bakü ile ilgili diğer tüm detaylar Bakü Gezi Rehberi’nde!

Şeki Hanları Sarayı, Şeki

Dünyanın anıtlarından biri olan Şeki Han’ın Sarayı, ilk andan itibaren görünüşüyle ​​görenleri kendine çekmiştir.

Saray, Şeki Han’ın eski ikametgahıdır ve “Yüksek Baş” Ulusal Tarihi Koruma Alanı’nın bir parçasıdır.

Saray, ülkenin ilk bağımsız hanlığının temellerini atan Hacı Çelebi Han’ın torunu Hüseyin Han’ın hükümdarlığı sırasında 1762 civarında inşa edilmiştir. .

İki katlı saray, yapımında çivi kullanılmadığı için diğer saraylardan farklı olarak surlarla çevrilidir ve duvarlardaki oymalardan yararlanır.

Han Bağı, Gence

Azerbaycan’ın en eski ve tüm Kafkasya’nın en eski parklarından biri olan Han Bağları, Gence şehrinde bulunmaktadır.

Park, Gence’deki son otel olan Cevad Han’ın onuruna inşa edilmiş ve “Han Üzüm Bağı” adını almıştır.

7 hektarlık bir alanı kaplayan park, sonraki yıllarda restore edilerek hem yerli hem de yabancı bitkilerin yetiştiği bir yaşam alanı oluşturuyor.

Park, dekoratif ağaçlardan çeşmelere ve hatta 350 kişilik bir tiyatroya kadar her şeyle dolu.

Ayrıca Sovyet kahramanı Israfiel Mammadov ve ünlü Azerbaycan şairi Nigal Rafibel’in anıtları da var.

Gence’ye gel ve seni bırakmayacağız! Han Üzüm Bağları dışında gezilecek o kadar çok yer var ki!

Aşağıda daha ayrıntılı olarak tartışacağımız bu yerlere giderken, etrafınıza daha yakından bakın ve her yerden bir sanat eseri ortaya çıkacaktır. Mimari açıdan güzel binaların yanı sıra yol boyunca uzanan heykellere de bayılacaksınız.

Nizami Gencevi Anıt Mezarı, Gence

Hepimiz Lyra ve Majinu efsanesini biliyoruz, ama yazarını biliyor muyuz? Nizami Gencevi! Evet, bu aşk hikayesini Azerbaycan’ın ikinci büyük şehri olan Gence’den bir şair yazmış.

Nizami Gencevi’ye “şair” demek, kendisi de bir filozof olduğu için hakaret olur. Felsefe, tıp, astronomi, geometri ve edebiyat alanlarında çalıştı.

Gencevi’nin eserlerinin çoğu Farsça yazılmıştır ve o, Fars edebiyatında hamse türünün kurucusu ve şiirsel aşk hikayelerinin en büyük ustası olarak kabul edilir.

Sadece kendi dönemine damgasını vurmakla kalmamış, kendisinden sonraki düşünürleri ve şairleri de etkilemiştir. Mevlana Celaleddin Rumi’nin Mesnevi’sinde, Arif Erdebili’nin Ferhadnâmesi’nde, Sadi-i Şirazi’nin Bahçesi’nde, Ali Şir Nevai’nin Hamsalları ile Abdurrahman Camii’nde ve Fuzuli’nin Leyla ve Mecnun’unda izler bulunmaktadır.

Gencevi edebi hayatına lirik şiirle başlamış, daha sonra sosyal ve felsefi içerikli kaside, gazel ve rubailer yazmıştır.

Eserlerinde insan doğasının güzelliğini, insan doğasının güzelliğini, yaşamın anlamını ve insan doğasına saygı duymanın gerekliliğini anlatmış, aşkı farklı boyutlardan keşfetmiştir.

Göygöl Milli Parkı, Göygöl

Yorulmadan defalarca fotoğraflanabilen manzaralarıyla Göygöl Milli Parkı, Gence yakınlarında popüler bir turizm merkezi haline geldi.

Azerbaycan’ın ilk milli parkı olan ve Kafkasya’nın en temiz dağ gölü olarak özel bir öneme sahip olan bu parkın içinde Göygöl Gölü bulunmaktadır.

Gölün kıyıları gürgen ve meşe ormanlarıyla kaplıdır ve elma, vişne, armut, erik gibi meyve ağaçlarına rastlarsınız.Yağmur yağdığında göl kenarından mantar ve orman meyveleri toplanabilir ve ormanda yaban domuzu, geyik, kurt, ayı ve vaşaklara rastlanabilir.